Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Şafak Yıldız, Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı’nda akciğer kanseri hakkında bilgi verdi. Türkiye’de ölümlerin %20’sinin nedeni; Kanser hastası olduğunu belirten Dr. Yıldız, şöyle konuştu: “Akciğer kanseri, erkeklerde en sık görülen ve en sık ölüme neden olan, kadınlarda ise en sık görülen kanser türü olması nedeniyle ayrı bir öneme sahiptir. Bu nedenle 1-30 Kasım tarihleri Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı olarak belirlendi.” dedi.
Sigara içenlerde risk yüzde 30’a çıkıyor
Akciğer kanserinin en sık nedeninin (%90’ın üzerinde) sigara ve tütün kullanımı olduğunu belirten Dr. Yıldız, şöyle konuştu: “Günde içilen sigara sayısı, sigara içme süresi ve başlama yaşının erken olmasıyla birlikte kansere yakalanma riski artıyor. Sigara dumanında 4000’den fazla kimyasal madde ve 100’den fazla kanserojen madde bulunduğu bilinmektedir. Ancak genetik, radon gazı, asbest ve çevresel toksinler gibi faktörler de akciğer kanserinden sorumlu olabilir. Sigara içenler arasında yeni akciğer kanseri vakalarının oranı, sigara içmeyenlere veya eski sigara içmiş olanlara göre daha yüksektir. “Ağır sigara içenlerin riski yüzde 30’a çıkarken, sigara içmeyenlerin akciğer kanserine yakalanma riski yüzde 1’den az.”
Ağrı hissi olmadığı için sinsice ilerler.
Akciğer kanseri; Göğüs hastalıkları uzmanı Dr., akciğerlerde ağrı duyusunun olmaması nedeniyle bu durumun sinsi bir hastalık olduğunu vurguluyor. Şafak Yıldız belirtilerle ilgili şunları söyledi:
“Bu hastalık; Uzun süre belirti vermeyebilir ya da belirtiler sigara içen kişiler tarafından sigaraya bağlanarak göz ardı edilebilir, bu da tanıyı geciktirir. Hastalığın başlangıç dönemlerinde iştahsızlık, yorgunluk, kilo kaybı, terleme gibi şikayetler gözlenebilmektedir. “En sık görülen semptomlar; uzun süreli öksürük, nefes darlığı, balgamda kan, tedaviye rağmen akciğer enfeksiyonları ve gelecekte göğüs ve sırt ağrısıdır.”
Her hastaya yaklaşım farklıdır
Akciğer kanseri tedavisine yaklaşımın hastadan hastaya değiştiğini belirten Dr. Şafak Yıldız, tedaviyle ilgili şu bilgileri paylaştı: “Hastalığın yeri ve evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunları gibi birçok faktör karar vermede etkilidir. tedavi konusunda. Bu tedaviler multidisipliner, yani birden fazla klinikten ortak çalışma gerektirir; Son yıllarda geliştirilen akciğer kanseri aşısı olarak da bilinen cerrahi, radyoterapi, kemoterapi ve immünoterapi gibi birçok seçeneği içerir. “İmmünoterapi, hastanın kendi bağışıklık sistemini kullanarak kanser hücrelerini hedef alan bir tedavi şeklidir.”
Erken tanıda ortalama başarı oranı %70’tir.
Akciğer kanseri tedavisinde erken teşhisin çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Erken evrede teşhis edilen akciğer kanseri hastalarının ortalama hayatta kalma oranı yüzde 70’tir. İleri evrede bu oran azalır. Bu nedenle erken teşhis başarılı tedavinin en önemli adımıdır. Son olarak akciğer kanserinin önlenebilir bir hastalık olduğu unutulmamalıdır. Akciğer kanserinin en önemli nedeni sigara ve tütün ürünlerinin kullanımıdır. “Hastalıktan korunmanın en önemli adımı kişilerin sigaraya başlamasını önlemek ve sigarayı bırakmaktır.”